Günün ilk durağı Hz. Ömer Türbesi. Burası yalnızca Hz. Ömer’in değil, aynı zamanda altı savaşçının da ebedi istirahatgâhı. Denize nazır, dingin atmosferiyle Girne’ye manevi bir giriş yapıyorsun.
👉 Figo İpucu: Sabah erken saatte kalabalık olmadan gezmek daha keyifli.
Girne’nin güneyindeki Bellapais Köyü ve görkemli manastırı, Beşparmak Dağları’nın eteklerinde ziyaretçilerini bekliyor. Gotik mimarisi, taş avlusu ve Girne’ye tepeden bakan manzarasıyla burası adeta zamanın durduğu bir yer.
👉 Figo İpucu: Fotoğraf makineni hazır tut; “altın saat” ışığı burada bambaşka.
Şehrin kalbi olan Girne Kalesi, yüzlerce yılın izini taşıyor. Haçlılardan Osmanlılara kadar birçok güç bu surlardan geçmiş. İçindeki müzeler ve panoramik manzarasıyla, tarihe tanıklık ederken kendini geçmişin içinde buluyorsun.
👉 Figo İpucu: Kaleden çıkınca limanda kısa bir kahve molası ver, denizin tadını çıkar.
Öğleden sonra rotanı batıya çevirip Karaoğlanoğlu Şehitliği’ni ziyaret et. 1974 Barış Harekâtı’nda şehit düşen askerler için yapılmış bu alan, adını harekâtın ilk saatlerinde yaşamını yitiren Albay İbrahim Karaoğlanoğlu’ndan alıyor. Burası sana hem yakın tarihimizi hatırlatıyor hem de derin bir saygı uyandırıyor.
👉 Figo İpucu: Ziyaretini sessizlik ve saygıyla yap; burası Kıbrıs’ın kalbindeki en özel noktalardan biri.
Günün son durağı Karmi Köyü. 1974 sonrasında boşaltılan evleri ve taş sokaklarıyla uzun yıllar hayalet şehir görünümü veren köy, bugün yeniden canlanmış durumda. Akşamüstü ışıklarıyla köyde dolaşmak, Girne gününü huzurlu bir şekilde noktalamanın en güzel yolu.
👉 Figo İpucu: Köyde kısa bir kahve veya tatlı molası ver, günü yavaşlat.
Girne’de bu kadar farklı noktayı tek bir günde görmek, ancak özgürce hareket edersen mümkün. Figo Rent a Car ile aracını seç, rotanı kendin çiz, Kıbrıs’ın büyüsünü doyasıya yaşa.
👉 Rezervasyon için: figorentacar.com